2 Aralık 2011 Cuma

Gördün mü bak 28 oldum?

blogspotu ilk açtığımda demişim ki "her şeyden çok çabuk sıkıldığım için büyük ihtimalle bundan da sıkılıp bi süre sonra bırakacağım." ki çok haksız da değilmişim 1 sene önce açmışım 3-5 bişey karalayıp bi daha da uğramamışım. bugün nerden estiyse tekrar girip şablonuyla şusuyla buyuyla oynayıp tekrar bi el atayım istedim. 

aslında bu blogu açarken kafamdaki şey daha farklıydı, kategorilerle belirli konu başlıklarında saçmalamaca oynamak istiyordum, ama malum teknoloji özürlünün önde gideni olduğum için ne gerçekleştirmek için çaba sarfettim, ne de bi yardım alayım dedim. 

neyse zaten bunları demek için gelmedim buraya, ne demek için geldiğimi de bilmiyorum, ama geldim işte. demek ki bi sıkıntım var ki burdayım. sıkıntım 27'den kurtulmuş olmam mı? zannetmiyorum, çünkü 28'in de aynı boktanlıkla devam edeceğine emin gibiyim. zaten niye anlam yükleriz ki yıllara, geçip gidiyor işte, birbirinin aynısı günlerin integralini alsak da bize aynı sonucu vermeyecek mi? integralin sınırları da çocukluktan yaşlılığa olsun. inanmıyosan bak sonucun aynı çıkacağını bir ben söylemiyorum, murat uyurkulak da söylemiş bazuka'sında..

"çocuklukla yaşlılık arasındaki dönem araf misali; kitabesi ağır mesailerle, küçük hesaplarla, kesif mutsuzluklarla yazılan bir mezartaşının gölgesinde azap gibi boktan hayatlar..."


madem öyle bu da kendime doğum günü hediyem olsun:






Hiç yorum yok:

Yorum Gönder